Yaşamlarımızı dönüştürmeye, önce bize direkt faydası olacak çalışmalarla başlıyoruz. Sağlığımız için temiz gıdaya erişim her geçen gün daha da önemli hale geliyor. Kendi gıdamızı üretmek ve/veya temiz gıdaya erişmek üzere organize oluyoruz. 

​

Kentlerde balkonda, terasta, beton üzerine koyacağımız bir ahşap sandık içinde, toprak bulabildiğimiz her yerde gıda üreten bahçeler kurabiliriz. Bahçecilik yapabileceğimiz en katma değerli işlerdendir. Mutfak atıklarını kompost gübreye dönüştürebilir ve kendi ürettiğimiz kompost ile bitki yetiştirebiliriz. Kimyasallar, zehirler kullanmadan, tamamen doğal yollarla gıda üretebiliriz. Bahçecilik eğitimleri ile doğal gıda üretimini anlatıyoruz. 

​

Bahçecilik sayesinde toprağı tanıyoruz, canlı, bereketli toprak üretmeyi öğreniyoruz. Bitki yetiştirme bilgi ve becerisi ile doğanın işleyişini anlamaya başlarız.

 

Kendi doğal gıdanı üretmeyi bilmek, becermek özellikle zor zamanlar için önemlidir. Küba, Yunanistan gibi ciddi ekonomik krizlere giren ülkelerde geçim sıkıntısı büyürken, insanların beslenmeleri de ciddi etkilenir. Toprağa erişimi olanlar en azından kendi gıdalarının bir kısmını üretip beslenmelerine destek olurlar ve hatta önemli gelir de elde edebilirler.

 

Okullarda bahçeler kuruluyor. Gençlere erişmek önemli - gelecek onların ama ne yazık ki onlara zor bir gelecek miras kalıyor. İnsan aktiviteleri nedeniyle dünyanın denge ve döngüleri hızla değişiyor ve yakın gelecekte yaşam gittikçe zorlaşacak. Gençlerin yaşam bilgi ve becerilerinin artması önemli. Bahçecilik önemli bir adım. 5 yıl önce İstanbul'da 10+ okulla başlatılan bir seri çalışma ile okullarda permakültür kulüpleri ve bahçeler kuruldu. Ülkenin farklı bölgelerinden okullar da bu çalışmalara katılmakta.

 

Belediyelerle ortak çalışmalarla yerel 'topluluk bahçeleri' kuruyoruz. Yerelde vakfedilen bir toprakta yerel halk kendi doğal gıdasını yetiştirmek üzere topluluk bahçelerinde bir araya geliyor. Civardaki kreşlerden, okullardan gelen çocuklar kendi alanlarında toprağa tohumlar atıp, tohumların nasıl bitkiye dönüştüklerini gözlemliyor, ürünlerini toplayıp yiyiyorlar. Emekli teyze ve amcalar boş vakitlerini bahçelerde değerlendiriyor, hareket ediyorlar, faydalı işler yapıyorlar ve kendilerine gıda üretiyorlar.

​

Belediyeler sosyal hizmet olarak ekoparklar kuruyor. Ekoparklarda birçok örnek gösteriliyor, eğitim ve çalışmalar yapılıyor: toprağı canlandırma, su tutma, temiz enerji örnekleri, doğal bahçecilik, doğal hayvancılık, geri dönüşüm, doğal yapılar, katma değerli doğal gıda üretimi...

 

Kırsalda kurulan eko çiftlikler kendi topraklarında doğal ürünler yetiştirirken çevresindeki diğer üreticilerin de doğal gıda üretimine dönüşümlerine destek oluyor. Çiftlikler kendi aralarında türlü bağlar kuruyor: bilgi, beceri, ürün paylaşımı.

​

Dönüşümü hızlandırmak üzere farklı ölçeklerde ekoyerleşkeler kuruyoruz. Şehirlerde 1-2 dönüm üzerine kurulan küçük ekoparklar sayesinde çok sayıda kişiye farklı şekillerde erişebiliyoruz:

​

• Şehrin stresinden uzaklaşacağınız, keyifli bir doğal alan. Dinlenin.

• Ekocafemizde doğal sağlıklı gıda yiyebilirsiniz.

• Topluluk bahçemizde kendi doğal gıdanızı üretebilirsiniz

• Bahçecilik kurslarımıza katılıp bilgilenebilirsiniz

• Balkon, teras bahçecilik örnekleri

• Temiz gıda topluluğumuza üye olup mutfağınıza doğal gıda ulaştırabilir ve kırsalda doğal gıda üretimi yapanlara destek olursunuz. Aracı olmadığından doğal ürünleri makul fiyatlara temin edebilirsiniz.

• Kütüphanemizdeki sürdürülebilir yaşamla ilgili yayınları inceleyebilirsiniz.

• Çeşitli zamanlarda organize ettiğimiz aktiviteleri takip edebilirsiniz: ekmek, peynir yapım v.b. atölyeler, sürdürülebilir yaşam kursları, köy pazarları, şenlik, kermesler...

​

Başarılı ekoyerleşke örnekleri oluşturmak önemli çünkü bu örnekleri gören insanlar farklı bir yaşam anlayışının mümkün olabildiğini ve dönüşüm için atabilecekleri adımları görüyorlar. Bu sayede artan sayıda insan kendi yaşamlarını mümkün olabildiğince dönüştürmeye başlıyor.